Eşler Arası İletişimde Temel İlkeler - 25.02.2012
"Eşler Arası İletişimde Temel İlkeler"? SemineriDiyanet İşleri Başkanlığı, Aile ve Dini Rehberlik Dairesinde Vaize olarak görevli Sedide Akbulut Hanımefendi tarafından 25 Şubat 2012 tarihinde, Şehir ve Medeniyet Derneği seminer salonunda "Eşler Arası İletişimde Temel İlkeler" konulu seminer verildi. Seminere yoğun bir katılım oldu. Sunumunu hayatın içinden örneklerle süsleyen AKBULUT konuşmasında özetle şunları söyledi:Mesken demek huzura erilen mekan demektir. Evlerimiz meskenlerimiz olmalıdır. Kahvehaneler, sokaklar, kafeteryalar değil. Aile huzur için vardır.Huzura için meveddet ve merhamet kavramları önemlidir. Meveddet sevgi demektir. Olaylarla, zamanla değişmeyen özde sevgidir. Artmaz ve azalmaz. Merhamet ise artıp azalır. Merhamet rahmetten gelir. Ve Allah’tan olunca nimet ve lütuf kuldan olunca şefkat olur.Eşlerin huzuru için temel olarak;1-Yumuşak huylu olmalı, kaba ve sertlikten uzak durulmalıdır. Taraflar ben dilini kullanmalıdırlar. Sen dili suçlayıcı ve öfkeyi artırıcı bir dil olabilir. “Sen hep geç kalıyorsun yerine, ben seni beklerken endişe ediyorum” demek gibi.2- Eşlerden birisi gün içerisinde birilerine öfkelenmiş, kızmış olabilir, bu durumda diğer eş susarak karşılık vermeyerek eşinin rahatlamasına katkı sağlar.3- Hata ve kusurları avfedici olmalıyız. Hiçbirimiz mükemmel değiliz ancak eşlerimizden mükemmel olmasını bekliyoruz bu adil bir yaklaşım değildir.4- Eşler ve aile içinde çocuklar dahil tüm bireyler dikkate alınmak, adam yerine konulmak isterler. Eşler arası ve çocuklarla iletişimde bu husus çok önemlidir.5- Eşlerimize verdiğimiz değeri, kendi çevremize, arkadaşlarımıza, akrabalarımıza, eşimizin çevresine, arkadaşlarına, akrabalarına hissettirmeliyiz. Tavır ve sözlerimizle bunu desteklemeliyiz.6- Kadın erkek her iki eşte iffetli olmalıdır. İffet hayayı korumak demektir. İffet açısından kadında erkekte aynı sorumluluğa sahiptir.7- Evlilikte güven ve sadakat çok önemlidir. Unutmayın ilk vahiy geldiğinde peygamberimiz (s.a.v.) eşi Hz. Hatice’ye sığındı. Hz. Hatice’nin de O’na sonsuz güvenini gösteren tarihi cevabını da unutmayalım. Peygamberimiz (s.a.v.) bir yere ikrama davet edildiğinde, ikinci kez davet edildiğinde davet eşlimi diye sorardı. Erkeklerde örneğin balığa gidiyorlarsa hiç olmazsa hayatlarında bir kez de eşlerini götürmeliler.Evlilikte eşler arası iletişimde ilk yıllar sekinet, çocuklu yıllar meveddet, yaşlılık yılları da merhamet kavramlarıyla ifade edilebilir. Bir başka deyimle, ilk yıllar can-cana, çocuklu yıllar yan-yana, yaşlılık dönemi de şimdi lazımsın sen bana kelimeleriyle özetlenebilir.Sevildiğini en fazla söylenme hakkı, eşler ve çocukların hakkıdır. Herkesin sevgi dili farklı olabilir ancak sevdiğini yüzüne söylemek gerekir.Toplumumuzda kadın erkeğe hizmet eder anlayışıyla yetiştirildik. Oysa İslam da her iki tarafında sorumlulukları ve hizmet eden tarafları olmalıdır. Unutmayalım ki peygamberimiz söküğünü diker, evinin önünü temizlerdi.Evlilik nikahla başlayan belkide cennete kadar sürecek bir süreçtir. Yıkmak kolaydır, yapmak zordur.Ayakkabı tek olmaz, çifttir ve aralarında uyum vardır. Ayakkabı teklerinden biri bazen diğerinden daha önce eskiyebilir. Allah eşlerimizle bizi beraber eskiyen kullarından eylesin. Allah eşlerimizi ve çocuklarımızı gözümüzün nuru eylesin.SEMİNER FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYINIZ.